Boşluk Hissinde Yaşamak
Hiç olmadığım birisi olmak istiyordum dünyanın geri kalanı gibi ben de hayatımdan memnun değildim. Kendimi sorgulamama sebep oldular , kendime bile güvenimi kırdılar. Kimsesiz "bensiz" kalmıştım. Bir enkaz gibi yaşadığım yıllardan aklımda sadece derin bir hüzün kalmıştı hatırlayabildiğim. Keşke geçmişe dönüp kendimi o enkazdan kurtarabilseydim kendimin yaralarını sarmak için tek kendim bile yetmiyordu; ben lazımdı bana. Maddi olarak bir insanın varlığını ,sarılmayı o kadar unutmuştum ki. Bu eller her şeye yabancı gibiydi. Ben neredendim ki nereye yabancı olabilirdim. Çılgın kalabalığın dışında rüzgarın estiği yere savrulmayı bile becerememiştim. Rüzgar bile kabul etmemişti beni sahiplenip götürmeye. Eski paslanmış bir çivi gibiydim olduğum yerde çürüyordum.
Büyüdüm yaralarımı iyileştiremesem de üstlerini sarıp devam etmiştim. Kendimi kabullenmiş kendime yetebilmiş kendimle barışabilmiştim. Gördümkü bütün yaralarım onların bana verdikleri kendi sorunlarıydı. Anladım günün sonunda gecenin bitmez karanlığı yeryüzündeki fanileri sardığında kendinden vaşka kimsenin yanında kalmadığını. Kendini sevebilmeli kendinle gülebilmeydin. Artık ben kendimin biricik dostu, sevgilisiyim ama hala bazı geceler vardır ki uzaklarda kalmış sesleri getirir rüzgar amansız bir burukulukla kalbime. Hüzün taşar içimden gözyaşlarım akamaz, boğazıma gelir sanki yüreğim düğümlenir orda nefez alamaz ciğerlerim. Yine de ben, benim. Farklı bir hayatta yine olabilir miydim ben.
Yorumlar
Yorum Gönder